Puzzle Çözmenin Zihinsel Faydaları

Ah be kanka, biliyor musun, şu puzzle çözme işi var ya, resmen hayatıma yeni bir soluk getirdi. Eskiden sadece boş zamanımı doldurmak için yaptığım bir şeydi ama şimdi anladım ki, meğer beynime ne kadar iyilik yapıyormuşum haberim yokmuş. Gel sana bir anlatayım, belki sen de başlarsın.
Beynim Resmen Spor Salonuna Gidiyor!
Şöyle düşün kanka: Bizim kaslarımız nasıl spor yapınca güçleniyorsa, beynimiz de puzzle çözünce güçleniyor. Hani bir yapbozun parçalarını birleştirirken şekillere, renklere bakıp neresi nereye uyacak diye düşünürüz ya, işte o an görsel-mekansal zekamız coşuyor. Sonra hangi parçayı nereye koyacağımıza karar verirken, en doğru hamleyi yapmaya çalışırken problem çözme yeteneğimiz ve mantık yürütme becerimiz resmen keskinleşiyor. Düşünsene, her puzzle yeni bir antrenman demek! Bitirince sanki beynim terlemiş ama bir o kadar da zinde hissediyor, garip bir his.
İçimdeki Buddha Ortaya Çıkıyor
Hele o stresli zamanlar yok mu, işte puzzle o anlarda benim sığınağım oluyor. Bazen her şey üst üste gelir, kafamda bin tane düşünce döner durur ya, puzzle’a başlayınca hepsi bir anda susuyor. Sadece o parçaların ve renklerin dünyasına odaklanıyorum. Bir parçayı doğru yere oturttuğumda hissettiğim o minicik zafer anı var ya, işte o bile içimdeki gerginliği alıp götürüyor. Tıpkı bir meditasyon gibi, sadece puzzle’a yoğunlaştığım için zihnimdeki o gürültü kesiliyor. Resmen içimi rahatlatıyor ve stresimi azaltıyor. Sanki bir süreliğine her şeyi unutup kendime küçücük bir huzur adacığı yaratmış gibi hissediyorum.
Odaklanma Gücüm Tavan Yapıyor
Şimdiki dünyada dikkatimiz o kadar çok dağılıyor ki, bir şeye tam olarak odaklanmak bazen imkansız gibi geliyor. Telefon, bildirimler, sosyal medya… Ama puzzle çözerken bambaşka bir durum oluyor. Tek bir şeye konsantre olman gerekiyor; o parçaları bulup birleştirmeye. Bu da benim odaklanma süremi uzatıyor ve dikkatimi daha iyi toplamamı sağlıyor. Düşünsene, bir şeye uzun süre takılabilme becerisi, hayatta ne kadar işimize yarar! Sadece puzzle’da değil, günlük işlerimde bile daha konsantre olduğumu fark ettim.
Hafızam Canlanıyor, Resmen Gençleşiyor!
Puzzle çözerken sürekli parçaların yerini, şeklini aklında tutmaya çalışıyorsun. Bu da kısa süreli hafızanı aktif olarak kullanman demek. Hani o puzzle’ın köşelerini, kenarlarını birleştirirken, sonra iç kısımlara doğru ilerlerken, hangi rengin nerede yoğunlaştığını aklında tutuyorsun ya, işte o sırada görsel hafızan da coşuyor. Sanki beynime küçük bir hafıza egzersizi yaptırıyor gibi oluyorum. Unutkanlık falan kalmıyor bende, şaka şaka ama cidden faydası var.
Sabır ve Azmin Yeni Adı: Puzzle
Şimdiye kadar çözdüğüm her puzzle hemen bitmedi tabii. Bazen günlerce uğraşmak, aynı parçayı defalarca denemek zorunda kaldığım oldu. İşte o anlarda anladım ki, puzzle sadece bir oyun değil, aynı zamanda bana sabrı ve azmi de öğretiyor. Bir parçayı bir türlü oturtamadığımda bile pes etmiyorum, farklı açılardan bakmaya çalışıyorum, denemekten vazgeçmiyorum. Bu da hayatta karşılaştığım zorluklar karşısında daha dirençli olmamı sağlıyor. Hani derler ya, “düşe kalka öğrenirsin” diye, puzzle’da da öyle işte; yanlış parçaları deneyerek doğrusunu bulmayı öğreniyorsun. Bu da insana kendini iyi hissettiriyor.
Vallahi kanka, ben çok faydasını gördüm. Sadece eğlenmekle kalmıyorum, aynı zamanda beynimi de çalıştırıyorum. Sen de bir denesene, belki puzzle çözmek senin de yeni hobin olur. Ne dersin, bir dahaki sefere oturup beraber bir puzzle’a girişelim mi? Belki dev bir tane alırız, akşama kadar başında dururuz!