Hepimizin hayatında bir zamanlar terk edilmiş bir yerle karşılaştığı bir an olmuştur. Genellikle bu tür yerler biraz ürperticidir, ama aynı zamanda da merak uyandırıcıdır. Geçen yaz yolculuğa çıktığımda, eski bir madencilik kasabasına denk gelmiştim. Ağaçlarla kaplı, terk edilmiş evler ve yollar… Gerçekten tüyler ürperticiydi ama bir o kadar da cezbediciydi. Zamanında bu yerlerde yaşamış olan insanların hikayelerini düşünmekten kendimi alamadım. Sen de böyle bir yer görmüşsündür belki. İnsanlar, zamanla değişen koşullar nedeniyle bazı şehirleri terk ederken, geride bıraktıkları hikayelerle dolu yapılar da varlığına devam ediyor.
Şehirlerin neden terk edildiğine dair oldukça çeşitli sebepler var. Kimi zaman doğal felaketler, kimi zaman da ekonomik durgunluklar şehirleri sessizliğe boğabiliyor. Bunlardan biri, Çernobil felaketi sonrası terk edilen Pripyat’tır. Dürüst olmak gerekirse, burayı televizyonda ilk gördüğümde içim ürpermişti. Çocuk parkları, okullar, sinemalar… Hepsi bomboş. Bir başka örnek, Amerika’nın eski madencilik kasabaları. Maden tükenince herkes göç etmiş. Bu yerlerde yürüyüp kendine ‘Bir zamanlar nasıldı burası?’ diye soruyorsun. Bazen bu sorular, hikayeleri daha da çekici kılıyor, değil mi?
Son yıllarda, hayalet şehirler macera tutkunlarının gözdesi haline geldi. Ziyaret edilecek yerler arasında en popüler olanlardan biri İtalya’daki Craco köyü. Şimdi tamamen terk edilmiş olsa da, Orta Çağ’daki yaşam izlerini hâlâ taşıyor. Oradayken, taş sokaklarda yürümek ve eski kalıntıları gözlemlemek gerçekten büyüleyiciydi. İnternette sıkça “hayalet şehir turları” diye aradığımız yerlerin başında geliyor Craco. Eğer sen de bir gün fırsat bulursan, rotanı buraya çevirebilirsin.
Birçok hayalet şehir, sadece terk edilmiş binalardan ibaret değil. Aynı zamanda kültürel birer hazine. Anadolu’nun bir köyüne gittiğimizde, köyün kahvesinde otururken yaşlı bir amcadan bölgenin eski zamanlardaki haliyle ilgili hikayeler dinlemiştim. Her ne kadar o köy tamamen terk edilmemiş olsa da, içinde yatan geçmişle dolu hikayeler insanı derinden etkiliyor. İşte bu yüzden, kültürel zenginliklerin keşfi hayalet şehir turlarının vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Sen ne dersin, bir dahaki sefer kendi keşif gezini planlar mısın?
İlginçtir ki, bazı yerleşimler hâlâ az sayıda insana ev sahipliği yapmaya devam ediyor. Çölleşmiş bir bölge olduğunu söylediğimiz Kapadokya’nın belirli bölgelerinde, bir zamanlar terk edilmek üzere olan köylerde birkaç hanenin hâlâ yaşadığını duymak beni şaşırtmıştı. Bu insanlar, tarihi dokusuyla birlikte yaşayıp gidiyor. Bir keresinde ziyaret ettiğim bir köyde, köylülerle sohbet etme şansım olmuştu ve bana o eski günlerden bahsettiler. Düşündüğümde çok etkileyici buluyorum, ya sen?
Hayalet şehirler, sadece tarihçileri ya da maceraperestleri değil, sanatçıları da peşinden sürüklüyor. Pek çok film, dizi ve romanda bu gizemli bölgeler önemli bir yer tutuyor. Walter White’ın meşhur dizisi “Breaking Bad”de bile, New Mexico’nun terkedilmiş çöl atmosferi önemli bir rol oynuyordu. Ayrıca, fotoğrafçılar için bu harabeler adeta birer açık hava stüdyosu. Ben de birkaç fotoğraf çekmiştim ve yüzlerce beğeni almıştım. Eminim sen de ilginç bir fotoğraf yakalarsan, sosyal medyada büyük ilgi görürsün.
Günün sonunda, hayalet şehirler birer davetiye gibi: Gel ve keşfet! Fakat bu yolculuk sırasında dikkatli olmakta fayda var. Terk edilmiş yapılar her zaman güvenli olmayabilir. Bir keresinde, bir arkadaşım fotoğraf çekmek için çok eski bir binaya girdi ve neredeyse çöküyordu. Bu yüzden, bu tür yerleri ziyaret etmek istiyorsan, güvenlik önlemlerine dikkat et. Ama unutma, her yeni keşif, yeni bir hikaye demek. Belki de kendi maceranı başlatmanın zamanı gelmiştir, ne dersin?
Vay be, ne enteresan bir konu! Hayalet şehirlerin peşinde koşmak, adeta gerilim dolu bir maceranın kapılarını aralamak gibime geliyor. Bu yazıda hayalet şehirlerin doğuşundan bahsediliyor, o da ne demek? Anladım ki terk edilmiş yerlerin ardında yatan esrarengiz hikayeler varmış. İnsanın içinde merak uyandıran bir konu bu, bir yandan da biraz ürkütücü. Kim bilir belki de hayalet şehirlerde hüzünlü ruhlar dolaşıyordur, ya da gizemli olaylar gerçekleşiyordur. Ben de merak ediyorum şimdi, bu hayalet şehirler nerede acaba? Belki de bir gün bir yolculuğa çıkar, hayalet şehirlerin sırlarını çözerim. Heyecan verici bir konu, insanı içine çeken bir mistisizm var. Eğer sen de meraklıysan ve esrarengiz hikayelerden hoşlanıyorsan, bu yazı tam sana göre!