Yenilikçi Adımlarla Biyoteknolojinin Geleceği
Biyoteknolojinin Hayatımızdaki Yeri
Biyoteknoloji, son yıllarda özellikle sağlık sektöründe kendini gösteren bir alan oldu. Hani biz çocukken, bilimkurgu filmlerinde izlerdik ya, “Aa bu gerçek olamaz!” diye? İşte şimdi, o günler çok da uzak değil gibi. Geçenlerde bir arkadaşımın dediğine göre, artık genetik testlerle kişiye özel tedaviler bile geliştiriliyormuş. İstanbul’da bir hastanede bu tür bir tedaviye başladıklarını okumuştum, biraz araştırdım ve gerçekten çok etkileyici geldi. Sen de böyle bir şey duydun mu?
Tarımdaki Yenilikler ve Daha Verimli Bir Gelecek
Tarım alanında da biyoteknoloji harikalar yaratıyor desek yeridir. Eskiden ninelerimizin bahçede yetiştirdikleri domatesler vardı, organik diye tabir edilen. Şimdi ise genetiği değiştirilmiş tohumlar (GDO) daha verimli ürünler elde etmemizi sağlıyor. Bu tabii bazı tartışmalara da yol açıyor. Geçen yaz tatilinde köye gitmiştim. Oradaki çiftçilerle konuşurken, bazıları bu yeni teknolojilerin işlerini kolaylaştırdığını ama bazıları da doğallığın kaybolduğundan şikayetçiydi. Sence bu konuda hangi taraf haklı?
Sağlıkta Devrim: Genetik Mühendislik ve Kişisel Tedaviler
Genetik mühendislik deyince aklıma hep o meşhur dolaylı anlatım gelir: “Bir damla kanınızla tüm sağlık geçmişinizi öğrenebilirsiniz.” Bu tabii ki biraz abartı, ama DNA analizi ve kişiye özel ilaçlar artık bilim kurgu değil, gerçek. Geçen sene yaptırdığım rutin bir sağlık kontrolünde doktorum genetik test önerdi. Evet, biraz pahalıydı ama gelecekte sağlığımı nasıl yönetmem gerektiği konusunda muazzam bir içgörü sağladı. DNA’mızın deyim yerindeyse kılavuzumuz olması, gelecekteki sağlık sorunlarımızı önceden tespit ederek önlem alabileceğimiz anlamına geliyor. Sizce de bu inanılmaz değil mi?
Çevresel Sorunlara Biyoteksisel Çözümler
Çevre sorunları deyince hemen Yelpaze misali konular geliyor akla, değil mi? İşte, biyoteknoloji bu alanda da devrede. Geçenlerde bir konferansta dinledim, biyoremediasyon adı verilen tekniklerle kirlenmiş topraklar ve su kaynakları temizlenebiliyormuş. Bunun ne anlama geldiğini araştırınca, kirli bir toprağın biyoteknolojik yöntemlerle arındırılmasını sağladığını öğrendim. Anlaşıldığı üzere, çevreyi koruyacak işler sadece konuşmalarla kalmayıp, uygulamaya da geçmiştir. Bence bundan gerçekten umut verici sonuçlar elde edebiliriz.
Sanayi ve Enerji Sektöründe Biyoteknoloji
Enerji deyince aklımıza hep petrol gelir değil mi? Fakat biyoteknoloji sayesinde artık biyoyakıtlar da oldukça popüler hale geldi. Geçen sene tanıştığım bir mühendis arkadaş, biyoyakıt üretimi için kullanılan bakterileri anlatmıştı. İlk başta garipsedim, itiraf ediyorum. Düşünsene, minicik bakterilerden enerji üretiliyor. Enerji kaynaklarımızı yenileyerek çevresel yıkımı minimize etmek bu yollarla mümkün olabilir. Belki sen de bu alanda çalışan birisini tanıyorsundur.
Biyoteknolojik Gelişmelerin Etik Boyutu
İşin bir de etik boyutu var, değil mi? İnsan genleriyle oynanan bu alanda ahlaki ve etik sınırları belirlemek zor. Geçenlerde bir gazete haberinde okumuştum, CRISPR teknolojisiyle ilgili bir tartışma yaşanıyordu. Bilim dünyası bu tür yeniliklerle ilgili peş peşe tartışmalar yaşıyor. Bir arkadaşım, bu konuları “tanrı kompleksi” olarak adlandırıyordu, hani insanoğlunun doğaya hükmetme çabası olarak. Şahsen, bilimle bu kadar iç içe olmanın bazen riskli olabileceğini düşünüyorum. Sen bu konuda ne dersin?
Türkiye’de Biyoteknoloji ve Fırsatlar
Son olarak, Türkiye’deki durumdan da bahsedelim. Bizim ülkemizde de biyoteknolojiye olan ilgi artıyor. Özellikle üniversitelerde ve Ar-Ge merkezlerinde yapılan çalışmalar umut verici. Ankara’daki teknokentlerde bu alanda yapılan çalışmalar dikkat çekiyor. Bir arkadaşımın, Hacettepe Üniversitesi’nde biyoteknoloji üzerine çalıştığını biliyorum ve anlattıkları gerçekten heyecan verici. Gençlerimizin bu alanda daha fazla desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Belki sen de bu alanda çalışan birisini tanıyor ve deneyimlerini duymak istiyorsundur.
Yorum Bırakın