Antik Yunan’da Felsefe ve Bilimin Dünü, Bugünü
Antik Yunan’ın Büyülü Dünyası
Hadi şimdi beraber küçük bir zaman yolculuğuna çıkalım. Antik Yunan’da günün nasıl başladığını hiç düşündün mü? Biliyor musun, buraların köylerindeki sabah kalabalığının bir benzeri, milattan önceki yıllarda Atina, Sparta gibi yerlerde de yaşanıyormuş. Sabahın erken saatlerinde pazar yerinde alışveriş yapanlar, sahilde yürüyüş yapıp doğan güneşe merhaba diyenler… Bizim hafta sonları sahil kasabalarında yaşadığımız o huzurlu sabahlar gibi. İşte böyle bir ortamda köşede bir filozof otururmuş, elinde bir yazı tabletidir, felsefe üzerine düşüncelerini kaleme alırmış. O dönemde bile insanları düşünmeye sevk eden bir felsefe vardı.
Filozoflar Arasında Gezintiye Çıkalım
Düşünsene bir, o dönemde böyle bir blog yazıyor olsak kimleri konu alırdık? Sokrates mi, Platon mu, yoksa Aristoteles mi? Her biri düşünce dünyamızda etkili izler bırakmış. Mesela, Sokrates’tan bahsederken hiç dikkatini çekti mi, onun hayatını adadığı o ünlü sorgulama yöntemi? Yani gerçekten, düşünsene, adam gidip herkesle tartışır ama sadece “Neden?” sorusunu sormakla kalıyor. Hani derler ya “Soran aldanmaz”, adam sormaktan başka bir şey yapmamış ve yine de tüm zamanların en büyük filozofları arasına girmiş.
Sokrates’i Anlayabilmek
Dürüst olmak gerekirse, ben de ilk başta Sokrates’i anlamakta zorlandım. “Ya bu adam ne yapmış ki?” dedim kendi kendime. Sonra bir gün arkadaşlarla bir sohbette fark ettim ki, aslında felsefi sorgulamalar az da olsa günlük yaşamımızda yer ediyor. Yani derinlemesine baktığımızda, hangi konuda olursa olsun, bir şeylerin nedenini sorgulamak hayatımızda önemli bir yer tutuyor. Sen de böyle bir şey yaşadın mı hiç? Bir konuda derinlemesine düşündüğün zaman alman gereken kararlar daha netleşiyor sanki, değil mi?
Bilimi ve Matematiği Doğuran Topraklar
Antik Yunan deyince hemen akla Pythagoras ve onun ünlü teoremi geliyor değil mi? Okul yıllarında bu teoremle çok cebelleştik, itiraf edelim. Ama her seferinde “Acaba nasıl böyle bir şey bulmuşlar?” diye düşündüm. Sonra bir gün, internette gezinirken bir belgeselde izledim: Pythagoras sadece matematikle değil, müzikle de ilgileniyormuş. İnsan gerçekten şaşırıyor! Müzik notalarının matematikle olan ilişkisini oturup düşünmüş, anlamış ve bunu bize bırakmış. Hani derler ya, “Her işin başı sevgi”, Pythagoras da sevdiği için böyle büyük işler başarmış sanırım.
Matematik ve Müzik İlişkisi
Geçen sene bir enstrüman kursuna gitmeye başladım. Başlarda “Ben bu işi yapamam” diyordum. Ama sonra derslerde notalarla tanıştığımda, içimdeki matematikçi canlandı. Pythagoras’ın izinden gittiğimi düşündüm bir an. Daha önce hiç dikkat etmemiştim, ama gerçekten müzik ve matematik arasında inanılmaz bir bağ var. Sen de böyle bir deneyim yaşarsan sakın şaşırma! Matematik ve müzik, aslında bir madalyonun iki yüzü gibiymiş.
Evrenin Sırlarını Çözen Astronomlar
Antik Yunan astronomları günümüzün modern teleskoplarına sahip değildi ama yıldızların ve gezegenlerin hareketlerini inceleyerek evrenin sırlarını çözmeye çalışıyorlardı. Hipparcus gibi isimler, astronominin temellerini atmış, gökyüzüne bakıp dünya hakkında daha fazla şey öğrenmeye çalışmış. Sonra bir gün, karışık astronomi terimleri gözümü korkutmuş olsa da, kendi küçük amatör teleskobumu aldım ve gökyüzüne baktım. İşte o zaman anladım ki, yıldızlara bakmak insana tarihin derinliklerinden bir köprü kuruyor. Bir an için Hipparcus gibi hissettim, sanki onunla birlikte yıldızları izliyordum.
Mitoloji ile Felsefe Arasında Köprüler
Mitolojinin Antik Yunan felsefesi üzerindeki etkisini hiç düşündün mü? Gençlik yıllarımda, özellikle okulda mitoloji dersleri alırken, bu hikayelerin arkasındaki derin felsefi anlamları öğrenmek oldukça etkileyiciydi. Zeus, Athena, Hades gibi tanrılar, insanlara hayatın anlamını, adaleti ve bilgeliği ve bazı dersleri öğretmeye çalışıyormuş gibi geliyordu. Hikayelerle dolu bu mitolojiler, felsefi tartışmalara zemin hazırlamış ve insanların yaşamlarına farklı perspektifler katmış. Hani bazen bir romana ya da filme kendimizi kaptırırız ve hayatımızda bazı değişiklikler yapmamıza vesile olur ya, Antik Yunan mitolojisi de o dönemin insanları için böyle etkiliydi.
Felsefenin Modern Dünya Üzerindeki İzleri
Günümüz dünyasında bile Antik Yunan felsefesinin etkilerini görebiliyoruz. Mesela “Demokrasi” kavramı, bugünkü sosyal ve politik yapımıza nasıl etki etti bir düşün. Atina’nın agorasında halkın toplanıp kararlar aldığı günler, belki de bizim bugün oy vererek topluma dair söz sahibi olmamızı sağladı. İnsanın aklına şu geliyor; “Eğer Antik Yunan filozofları bu kadar derin düşünmeseydi, bugünkü demokratik toplumlar nasıl şekillenirdi?” İşte burada, felsefenin modern dünyanın üzerinde ne denli önemli izler bıraktığı açıkça görülebiliyor. Bir sonraki seçimlerde sandık başında bunu hatırlarsan, gerçekten herkesin bir oyunun ne kadar değerli olduğunu anlarsın.
Sana İlham Verebilecek Felsefi Yaklaşımlar
Hani bazen bir cümle okuruz, tüm hayatımız değişir ya, işte o türden bir etki bırakır bazı antik felsefeler. Epiküros’un “Mutlu yaşamın sırrı, ihtiyaçlarının sınırını bilmektir” yaklaşımı, günlük hayatımızdaki tüketim alışkanlıklarımıza bakış açımızı değiştirebilir mesela. Zaman zaman minimalist yaşam tarzını benimsemek, gerçekten insanı mutlu eder mi diye düşündüğümde, işte bu tür felsefi yaklaşımlar aklıma gelir. Dürüst olmak gerekirse, ben de ilk başta bu tür felsefeleri anlamakta zorlandım ama zamanla, hayata dair ufak tefek değişikliklerle gerçekten büyük farklar yaratabileceğimi fark ettim.
Antik Yunan’da Felsefe ve Bilimin Dünü, Bugünü başlıklı bu blog yazısı beni gerçekten heyecanlandırdı. Antik Yunan’ın büyülü dünyasına kısa bir yolculuk yapmak, o dönemin insanlarının yaşam tarzlarını ve düşünce yapısını daha yakından keşfetmek benim için çok ilginç olurdu. Felsefe ve bilimin nasıl şekillendiği, o dönemdeki filozofların ve bilim insanlarının düşünceleri, ortaya koydukları teoriler her zaman beni etkilemiştir. Bu yazıda Antik Yunan’ın felsefe ve bilim alanındaki katkılarına odaklanılması da ayrıca hoşuma gitti. Günümüzde hala Antik Yunan düşüncesinin etkilerini görebilmek, onların bıraktığı mirası anlayabilmek benim için çok değerli. Bu yazı sayesinde bir kez daha Antik Yunan düşüncesine olan hayranlığımı tazeledim ve daha fazla öğrenmek istedim. Yazının devamını sabırsızlıkla bekliyorum.